Kadınsal hastalıkların teşhisinde erken teşhis kıymetini muhafazaya devam ediyor. Kanser riskini artıran faktörler ortasında yer alan obezite ve şeker hastalıklarının menopoz sonrası periyotta görülme oranları epey yüksek. Bilhassa menopoz sonrası periyottaki jinekolojik denetimleri aksatmamak gerekiyor. Bayan Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Ender Cömert, son adetten yıllar sonra vajinada görülen kanamanın neden olabileceği bayan hastalıkları konusunda değerli bilgiler verdi.
SON YILLARDA GÖRÜNME ORANI ARTTI
Menopoz sonrası olan kanamaların dikkate alınması gerektiğini belirten Cömert, “Son adetten sonra bir yıl müddetle adet olmamayı menopoz olarak kabul ediyoruz ve bu periyottan sonra ortaya çıkacak kanama durumlarını dikkate almamız gerekiyor. Düzgün haber şu ki; bu devirde ortaya çıkan kanamaların büyük kısmı vajinal atrofi, uterus myomları ve ya polipler üzere iyi huylu değişikliklerden kaynaklanır. Bu durumu ciddiye almamızın sebebi ise daha düşük oranda da olsa rahim kanserinin bu kanamaya sebep olma ihtimalinin bulunmasıdır. Menopoz sonrası devirde olan her kanama kesinlikle hekiminiz tarafından değerlendirilmelidir.” dedi.
Son yıllarda rahim kanserinin görülme oranının arttığına dikkat çeken Cömert, “Rahim kanseri en sık görülen jinekolojik kanserdir. Sıklıkla menopoz sonrası periyottaki bayanlarda görülür. Ne yazık ki hala rahim kanseri için bir tarama prosedürü yok. Son yıllarda rahim kanseri görülme oranları artış göstermekte. Bu artışta obezitenin ve şeker hastalığının toplumda giderek yaygınlaşmasının da büyük tesiri vardır. Kanser riskini arttıran durumları su halde sıralayabiliriz; İleri yaş bilhassa 60 ve üzeri, erken yaşta adet görmeye başlamak (12 yaş öncesi), geç menopoz (55 yaş ve sonrası), doğum yapmamış olmak, obezite, sistemsiz adet görmek, aile hikayesi, ilaç kullanımı.” tabirlerini kullandı.
KANAMA VARSA ÇABUCAK DOKTORA BAŞVURUN
Menopoz sonrası kanamalarda vakit kaybetmeden doktora başvurulması gerektiğini tabir eden Cömert, “Bu durumda derhal hekiminizle mevzuyu paylaşın ve hekiminizin tekliflerini dikkate alın. Başta da belirttiğimiz üzere bu kanamalar sıklıkla iyi huylu değişikliklerden kaynaklanır lakin mümkün kanseröz değişiklikleri atlamamak gerekir. Rahim kanserinin erken periyotta kanama şikayetine sebep olması erken teşhis ve tedavi seçeneklerini doğurur. Kıymetli olan kanama şikayeti ile karşılaşıldığında vakit kaybetmeden doktora başvurmaktır. Menopoz sonrası kanaması olan bir hastada öncelikle dikkatli bir jinekolojik muayene yapmak gerekir. Bu muayene ile dış genital organlar, vajen, rahim ağzı ve karın alt kısmı kıymetlendirilmesi dikkatlice yapılır. Akabinde Ultrasonografi ile kolay, ağrısız, kısa süren bir kıymetlendirme yapılır. Burada bilhassa rahim içi dokunun kalınlığı ve nizamlı olup olmaması üzere durumlar gözden geçirilir. Sonraki basamakta rahim içi dokudan biyopsi almak vardır. Bu süreç sıklıkla muayene esnasında ince plastik bir tüp yardımıyla kolay kolay yapılabilmektedir. Süreç esnasında çok kısa mühletle, lakin bir adet sancısı kadar ağrı hissedilir. Alınan örnek patoloji laboratuvarında kıymetlendirilir.” dedi.
Menopoz sonrası tekrarlanan kanamaların tekrar sonrası yine araştırılması gerektiğini tabir eden Bayan Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op .Dr. Az Cömert, “Menopoz sonrası vajinal kanamanız oldu ve hekiminize başvurdunuz. Birinci kıymetlendirme sonrası kanamanın kanser ile ilgili olmadığı sonucuna vardınız ve bir mühlet sonra tekrar kanamanız oldu. Bu durum gözden kaçan bir şey olmaması için tekrar değerlendirilmeyi gerektirir. Rahim kanseri sıklıkla vajinal kanamaya sebep olarak erken periyotta bulgu verir. Bu da erken teşhis ve tedavi demektir. O denli ki çok erken periyotta yapılan cerrahi müdahale tedavi için tek başına kâfi olabilmektedir.” formunda konuştu.
Ensonhaber
