Sermaye Piyasası Şurası (SPK) Lideri Ali Fuat Taşkesenlioğlu, sermaye piyasalarındaki 2020 gelişmelerine ait yaptığı açıklamada, 2020’nin, Türkiye’de sermaye piyasalarına, bilhassa de hisse piyasasına rekor seviyede yeni yatırımcının katıldığı bir yıl olarak dikkati çektiğini söyledi.

2019 sonunda 1 milyon 200 bin olan hisse piyasası yatırımcı sayısının 2020’nin kasım sonu prestijiyle 1 milyon 900 bine ulaştığını bildiren Taşkesenlioğlu, “Pay piyasasındaki yatırımcı sayısının uzun yıllardır 1 milyon civarında seyrettiği düşünüldüğünde, 2020 yılındaki değişimin değeri daha net bir halde anlaşılabilmektedir.” dedi.

“PAY PİYASALARINA OLAN EĞİLİM KÜRESEL”

Taşkesenlioğlu, hisse piyasalarına olan bu eğilimin Türkiye’ye has bir durum olmadığını ve pandemi sürecinde birçok ülkede emsal yatırımcı davranışları gözlemlendiğini söz ederek, global ölçekte birçok sermaye piyasası otoritesinin bu eğilim üzerine çalıştığını söyledi.

Artan talebin, plansız ve amaçsız yatırımlara yönelme, makûs niyetli bireyler tarafından manipülatif süreçlerin kesimi haline getirilme ya da sıhhatsiz arzlar ile karşılaşabilme ihtimalleri üzerinde ağır mesai harcadıklarını aktaran Taşkesenlioğlu, “Bu kapsamda 2020 yılında kanun değişikliği ile birlikte ikincil düzenlemeler ve Konsey kararları ile yaptırımların aktifliğini artırmak ismine birçok kıymetli adım attık.” dedi.

“CEZALAR ARTIRILDI”

Ali Fuat Taşkesenlioğlu, sermaye piyasası mevzuatına alışılmamış hareket eden şirketlere uygulanacak idari para cezasının, şirketlerin kar ve hasılatları üzerinden belirlenebilmesine imkan sağlandığını, halka arzlardan elde edilen fonların izahnamede belirtildiği halde kullanılmaması durumunda Kurul’a fonun yanlışsız bir formda kullanılmasını sağlamak maksadıyla önlem alma ya da yapılan yanlış süreçlerin iptali için müracaat yetkisi tanındığını anlattı.

Taşkesenlioğlu, piyasada “insider trading” ve “manipülasyon” olarak da bilinen bilgi suiistimali ve piyasa dolandırıcılığı hatalarına ait öngörülen cezanın alt hududunun 2 yıldan 3 yıla çıkarıldığını, böylelikle bu kabahatlerden alınan cezalarda, kararın açıklanması geri bırakılamayacak ve direkt mahpus cezası ile muhatap olabilecek ilgili bireyler için caydırıcılığın artırıldığını söyledi.

“SOSYAL MEDYA YAKIN TAKİBE ALINDI”

2020’nin, SPK’nın nezaret radarının kapsamını genişlettiği ve toplumsal medya mecralarının yakın takibe alındığı bir yıl olduğunu belirten Taşkesenlioğlu, şunları kaydetti:

“Maalesef bazı bireyler, bu mecraları kullanarak birçok kişisel yatırımcıyı tesiri altına almakta. Bu şahısların ortak özelliği, kendileri makul hisseleri satarken yatırımcılara ilgili hisselerde alım yapmalarını tavsiye ederek yatırımcıları mağdur etmeleridir. 2020 yılında piyasayı bozup ferdî yatırımcıları aldatan bu bireylere karşı en ufak bir müsamaha göstermeden en üst limitten birçok ceza verdik ve vermeye devam edeceğiz. Lakin bu bahiste asıl sorumluluk ferdi yatırımcılardadır.

MANİPÜLE EDİLME MÜMKÜNLÜĞÜ

Kişisel yatırımcılar, toplumsal medyayı takip ederken şu gerçeği unutmasınlar; yatırım tavsiyesi aldıklarını düşünürken manipüle ediliyor olabilirler. Size fikir veren şahıslar, kendilerine yahut diğerlerine ilişkin pay senetlerini size satmaya çalışıyor olabilirler. Ayrıyeten, kelam konusu kümelere katılarak ilgililerin yönlendirmeleri ile süreç yapmanın ilgili hatalara iştirak kapsamında değerlendirilebileceğini de yatırımcılarımızın aklından çıkarmaması gerekiyor.”

“ŞİRKETLERE SAĞLANAN FON MEBLAĞI 2020 YILINDA 332.5 MİLYAR LİRAYA ULAŞTI”

Taşkesenlioğlu, Türkiye’nin, 2020 yılında sermaye piyasaları açısından değerli bir ivme kazandığını belirterek, şirketlerin birincil halka arz prosedürüyle 1 milyar 100 milyon lira, bedelli sermaye artırımı yoluyla 21 milyar 800 milyon lira fon sağladığını bildirdi.

“TOPLUMA DAHA FAZLA KATMA PAHA SUNABİLEN ŞİRKETLER”

2021 yılında ve sonrasında sermaye piyasasına olan yatırımcı talebinin devam edeceği öngörüsünde bulunan Taşkesenlioğlu, şunları kaydetti:

“Önümüzdeki yıl daha fazla sayıda şirketimizin sermaye piyasaları yoluyla finansman sağlamasını umuyoruz. Sermaye piyasaları sayesinde şirketlerin kurumsallaşarak tüm menfaat sahiplerinin haklarını kollayan, çevresel, toplumsal ve yönetişim bahislerine ihtimam gösteren, kurumsal idare unsurlarını benimseyen ve bu sayede topluma daha fazla katma paha sunabilen şirketler haline gelmesini bekliyoruz.”

Ensonhaber